Cumartesi , 9 Kasım 2024
En Son Yazılar

GELECEĞİN EKONOMİSİ

Tuğberk Çiloğlu

İnsanoğlu ile doğa arasındaki etkileşimi belirleyen temel faktör geçmişte de günümüzde de hep teknoloji oldu, oluyor. Gelecekte de teknoloji toplumların içinde yaşadıkları dünya ile olan ilişkisini belirleyen en temel faktör olmaya devem edecek. İnsanların ve toplumların geçmişte ve günümüzde olduğu gibi gelecekte de hayatta kalmak, refahını artırmak gibi maddi amaçlarını gerçekleştireceği temel alan ekonomi. Peki ekonomi gelecekte nasıl olacak? Hangi teknolojiler küresel ekonomiyi şekillendirecek?

Gelecekte ekonomik yapıda gerçekleşecek en temel dönüşümlerden biri, fiziksel mallarla bilgi içerikli mallar arasındaki nispi fiyat farklılıkları olacak. Bugün, ağırlığı bir kilogramı bile bulmayan elektronik cihazların fiyatının binlerce dolar olmasının nedeni ne? Örneğin bir cep telefonu, ya da bir tablet dış yüzeyindeki cam ya da etrafını kaplayan metal/plastik aksam nedeniyle mi yüzlerce ya da binlerce dolar? Kuşkusuz, bu ürünlere o değeri katan şey ürünün içindeki bilgi, yani yazılım. Gözlemlediğimiz temel eğilim şu: Giderek ürünlerin bilgi içeriğine ödediğimiz pay artıyor, fiziksel içeriğine ödediğimiz pay ise azalıyor. Bu eğilim önümüzdeki süreçte artarak devam edecek.

Bir diğer dönüşüm ise internet teknolojisindeki büyük ilerleme olacak. Teorik fizik profesörü Michio Kaku’nun “Geleceğin Fiziği” kitabında bu konuyla ilgili çok önemli saptamalar var. Kaku, dünya ekonomisinin bugünkü duruma gelmesini sağlayan bazı teknolojilerin/ürünlerin gelişim sürecini analiz etmiş. Örneğin, kağıdı ele alalım. Papirüs kağıdı ilk icat edildiğinde oldukça kıymetliydi ve özenle korunuyordu. Kağıdın yaygın kullanımı yoktu. Fakat günün birinde çok önemli bir icat gerçekleşti: Matbaa. Matbaadan önce Kaku’ ya göre tüm Avrupa’daki kitap sayısı otuz bin civarındaydı. Fakat 1500 yılına gelindiğinde kitap sayısı dokuz milyonu geçmişti. Bu ise Rönesans’ı başlatan önemli yapısal değişimlerden biri oldu. Bugün ise kağıt artık o kadar çok ucuz ki kağıdı “her yerde” görebiliriz. Bir başka deyişle, kağıt “hiçbir yerde”. Yani, eskiden özenle korunan ve çok pahalı olan kağıt bugün farkında olmadan sürekli kullandığımız ve temin etme güçlüğü yaşamadığımız bir ürün.

Bugün belki de internet ve bilgisayar teknolojileri 1500 yılındaki kağıdın gelişim düzeyinde. Günün birinde bilgisayar ve internet o kadar çok yaygınlaşacak ve ucuzlaşacak ki varlıklarını bile hissetmeyeceğiz. Kaku’nun bu konuda çok güzel bir örneği var.  Eskiden kullanımı oldukça sınırlı olan elektrik, bugün tüm dünyanın olmazsa olmazı. Bugün bir insan herhangi bir odaya ya da salona girdiğinde elektriğin duvarların içinde olduğunu biliyor ve elektriği açmak için tek yapması gereken elektrik düğmesine basmak. Gelecekte, bilgisayarlar da “duvarların içinde” olacak. Yani, var olacaklar ama gözükmeyecekler, “her yerde ve hiçbir yerde” olacaklar. Bu ise ekonomide muazzam bir dönüşüm başlatacak.

Kaku ‘ya göre gelecekte insanlar beyinlerine yerleştirecekleri mikroçipler ve gözlerine takacakları optik lensler sayesinde istedikleri ortamda düşünceleri yoluyla internete bağlanabilecekler. Yani, internete bağlanmamız için bir bilgisayara ihtiyacımız olmayacak. Bilgisayarın etrafımızda her yerde olduğunu bildiğimizden, sadece düşünce yoluyla internet sistemine giriş yapabileceğiz. Mikroçipler o kadar çok ucuzlaşacak ve yaygınlaşacak ki, içerisinde mikroçip olmayan ürün neredeyse hiç kalmayacak. Örneğin, bir mühendis bir köprüye baktığında, köprünün kaç yaşında olduğunu, zayıf noktasının neresi olduğunu, içindeki çeliğin yıpranma durumunu, bakım zamanını gözlerinin önünde belirecek bir ekrandan görebilecek.

Bu durum, iktisat bilimindeki “tam rekabet” kavramına belki de en çok yaklaştığımız durumlardan biri olacak. Örneğin insanlar bir masa satın almak istediğinde, sadece düşünceleri yoluyla internete bağlanarak istedikleri  özelliklere uygun masaların en ucuz nerede satıldığını öğrenebilecekler ve hemen sipariş verebilecekler. Bu durum piyasaların çok daha etkin çalışmasını sağlayacak.

Gelecekte yapay zeka teknolojilerindeki hızlı dönüşüm finansal ekonomiyi de köklü bir şekilde dönüştürebilir. Geçmişte ve günümüzde finansal krizlerin en temel nedeni, yatırımcıların geçmişteki hatalarını unutmaları ve tekrar tekrar aynı hataları yapmaları. Bu durum finansal balonların en temel nedenlerinden biri. Fakat gelecekte bu durum ortadan kalkabilir ya da çok azalabilir. Yatırım kuruluşlarının geliştirdiği yapay zeka algoritmaları, insanların yerine alım-satım kararları verebilir. Ya da, öğrenme temelli yapay sinir ağları (nöral ağ yazılımları) geçmişteki hatalarından sürekli ders çıkararak optimal yatırım stratejisini geliştirip kayıpları minimize edebilir.

Nanoteknolojideki gelişmeler ise başlı başına bir devrim yaratacak. Nanoteknolojiyle beraber “kendi kendini üreten” ürünler yeni ekonominin bir gerçeği olacak. Ürünlerin üretim maliyetleri çok büyük ölçülerde ucuzlayacak. Bu durum, yukarıda bahsettiğimiz fiziksel ürünlerin fiyatlarındaki düşüş sürecini de hızlandıracak. Nanoteknolojinin üretimi dönüştürmesiyle beraber, değer kazanan faaliyet ise “yaratıcı düşünce” olacak. Fiziksel ürünlerin sıfıra yakın maliyetlerde üretildiği bir dünyada farklı bilgileri bir araya getirip sentezleyerek yeni ürünler, süreçler, hizmetler tasarlayan ve yaratan zihinler yeni ekonominin en çok değer kazanan faktörü olacak. Yaratıcılık, hiç olmadığı kadar değer kazanacak.

Yukarıdaki örnekleri artırmak mümkün. Bizim şu an göremediğimiz fakat gelecekte ekonomiye yön verebilecek pek çok başka faktör de olabilir. Tüm bunlar şu an ütopya gibi gözükse de, unutmamak gerekir ki 20. yüzyılın başında şu anki teknolojilerin çoğu hayal bile edilemiyordu. Şu an 21. yüzyılın ilk çeyreğinin içindeyiz. 22. yüzyıl nasıl şekillenecek? Şu an hayal bile edemediğimiz  hangi teknolojiler 2100 yılında günlük bir rutin halini alacak? Tüm bunları tabi ki kesin olarak şimdiden bilemeyiz. Fakat şunu çok büyük bir olasılıklı tahmin edebiliriz: Gelecekte insan zihninin  ürettiği yaratıcılık her şeyin ötesinde değer kazanacak. Winston Churchill’in de dediği gibi, geleceğin imparatorlukları zihin imparatorlukları olacak. Görüşmek üzere.

Burada yazılanlar yatırım tavsiyesi/danışmanlığı değildir.

Mail adreslerim: utugberk@gmail.com  utugberk@hotmail.com 

 

Okudunuz mu?

KÜRESEL KONJONKTÜR VE TÜRKİYE EKONOMİSİ

Tuğberk Çiloğlu Küresel ekonomide 2020 yılı başından beri etkili olan pandemi süreci, kendi içinde yaşadığı …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Translate »