Cuma , 13 Aralık 2024
En Son Yazılar

EKONOMİK SÜREÇLER VE ETKİLEŞİM

 

Tuğberk Çiloğlu                                                                                                                                                                                                                             Ekonomik süreçlerin en önemli özelliği nedensellik ilişkilerinin çok yönlü olması ve karşılıklı etkileşimlerin çok olmasıdır. Bu gerçeği gerek mikro gerekse makro ölçekte tüm ekonomik süreç ve eylemlerde görmemiz mümkün. Makroekonomik değişkenlerden sektörel gelişmelere, finansal piyasalardaki değişimlere kadar pek çok süreçte bu gerçeği yakalamak mümkün. Gelin, güncel gelişmeler ışığında süreçleri değerlendirelim.                                                                                                                                                                                                           Petrol fiyatlarından başlayalım. Bildiğiniz gibi son zamanlarda petrol fiyatlarını yükselten iki temel olgu var. Bunlardan ilki 30 Kasım tarihinde gerçekleşecek olan OPEC toplantısı. Bu toplantıda Mart 2018’de süresi dolacak olan arz kesintisi uygulamasının devamı yönünde bir karar çıkacağı hakim. Yani, petrol arzındaki kesinti uzun bir süre daha devam edecek. Diğer olgu ise petrol fiyatlarının artmasını savunan Suudi veliaht prensin etkisini ve gücünü artırmış olması. Bu iki etken petrol fiyatlarını yukarı yönde baskılıyor. Peki bu durum nasıl bir karşılıklı etkileşim yaratacak ?                                                                                                                                                                                                                       Petrol fiyatlarındaki artış nedeniyle ilk etapta ABD borsaları yükselişe geçti. Bunun sebebi ise Amerikan petrol şirketlerinin hisse fiyatlarında yaşanan yükseliş. Bir başka deyişle petrol fiyatlarındaki artış petrol şirketlerinin hisse senedi fiyatlarındaki artışı tetikledi ve bu da genel anlamda ABD borsalarının yükselişine yol açtı. Peki, petrol fiyatlarındaki yükselişin borsalara olan etkisi hep aynı mı kalacak ?                                                                                                                                                                                                                          Petrol fiyatlarındaki yükseliş nedeniyle bir süre sonra gerek artan ithalat maliyetleri, gerekse artan üretim maliyetleri nedeniyle ABD’de enflasyon yükselmeye başlayacak. Enflasyondaki yükseliş ise büyük olasılıkla öncelikle Amerikan tahvil faizlerinin yukarı yönlü hareketine ve dolar endeksinde artışlara sebep olacak. ABD’de faizlerin artması nedeniyle Amerikan şirketleri doğal olarak bu durumdan olumsuz etkilenecek ve Amerikan borsaları büyük olasılıkla tekrar düşüşe geçecek. Yani, petrol fiyatlarındaki artışın ilk etkisi borsalarda yükseliş* ikinci etkisi borsalarda düşüş olacak. Bu durum tam anlamıyla gerçek bir karşılıklı etkileşim örneği.                                                                                                                                                                                                                               Bir başka karşılıklı etkileşim örneği ise ABD Doları ve ABD enflasyonu ilişkisi. Daha önceki yazılarımızda da belirttiğimiz gibi ABD’de enflasyon oranı arttıkça FED’ın faiz artırma olasılığı yükseliyor. Bu ise hem faizleri yükseltiyor hem de ABD Dolarını yükseltiyor. Dolardaki yükseliş ise bir süre sonra ABD enflasyonunu ithalat maliyetlerini aşağı çektiği için düşürüyor. Yani, ABD enflasyonundaki yükseliş ya da yükseliş beklentisi karşılıklı etkileşimli bir süreç sonrasında ABD enflasyonunun düşmesine sebep oluyor.                                                                                                                                                                                                                               Bir diğer ilginç karşılıklı etkileşim ilişkisi ise Euro/dolar paritesi ve altın ilişkisi. Bildiğiniz gibi ECB uzun süredir parasal genişleme politikası uyguluyor ve faiz oranlarını düşük tutuyor. Bu ise kuşkusuz Euro/dolar paritesini düşürücü, yani Euro’nun ABD doları karşısında değer kaybetmesini sağlayan bir etki. Dolardaki yükseliş ise altın fiyatlarını aşağı yönde baskılıyor. ECB Ekim ayının son haftasında yaptığı toplantıda parasal genişleme miktarını küçültme kararı aldı genişleme süresini ise sınırlandırdı. Bu durum ileride büyük bir olasılıkla Euro/dolar paritesi üzerinde yukarı yönlü etki yapacaktır. Doların değeri azaldığı için de altın fiyatlarını yukarı itecektir. Fakat bildiğiniz gibi ABD büyümesini etkileyen önemli faktörlerden birisi de ihracat. Kuşkusuz orta vadede Euro’nun Dolar’a karşı değer kazanması ABD’nin Avrupa ülkelerine olan ihracatını artıracaktır. Bu ise ABD ekonomisinin daha fazla büyümesine sebep olacaktır. Bu durum doğal olarak ABD dolarında yükselişe ve altın fiyatlarında düşüşe yol açacaktır. Yani ECB’nin genişlemeyi azaltma kararı altın fiyatlarında ilk önce düşüşe ,ardından yükselişe yol açacaktır. Ekonomik ve finansal süreçler bu ve buna benzer daha pek çok karşılıklı etkileşim barındıran süreçlerle doludur.                                                                                                                                                                                                                         Yarın 10 Kasım. Ülkemizi karanlıklardan aydınlıklara çıkaran, ülkemizi sadece işgalden kurtarmakla kalmayıp çağdaşlaşma ve aydınlanma yönünde başarıyla devrimler gerçekleştirerek Üniter ,Laik, Demokratik ve Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Mustafa Kemal Atatürk’ü sevgi ,saygı ve özlemle anıyoruz. Daima kalbimizdesin Atatürk.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                              NOT: Burada yazanlar yatırım tavsiyesi/danışmanlığı değildir.                                                                                                                                                                                                                                             Mail adreslerim: utugberk@gmail.com  utugberk@hotmail.com                                     

 

Okudunuz mu?

KÜRESEL KONJONKTÜR VE TÜRKİYE EKONOMİSİ

Tuğberk Çiloğlu Küresel ekonomide 2020 yılı başından beri etkili olan pandemi süreci, kendi içinde yaşadığı …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Translate »